Kuşkonmaz özellikle Orta Asya’da sıklıkla tüketilen bitkilerden bir tanesidir. Ülkemizde pek bilinmemesine rağmen kuşkonmaz bitkisinin fazlaca faydalı yönleri bulunmaktadır. Fazlaca faydalı olan bu bitkinin yetiştiriciliği için ideal iklim kuşağı ülkemizde bulunmaktadır. Kuşkonmaz yabani bir biçimde pek çok bölgede yetiştirilmekte ve birçok hastalıkların iyileştirilmesinde şifa amacı ile ya da mutfaklarda farklı alanlarda kullanılmaktadır. Özellikle ülkemizde Muğla, Manisa ve Aydın bölgelerinde kuşkonmaz yetiştiriciliği için fazlaca ideal bir ortam bulunmaktadır. Bütün bu sebeplerden dolayı kuşkonmaz üretimi son yıllarda gelir getirmekte olan tarım faaliyeti olarak değerlendirilerek pek çok insanın ilgisini çeken ürünler arasına girmektedir. Kuşkonmaz nasıl yetiştirilir? Fazlaca merak edilmektedir.

Kuşkonmaz, 15 yıl hatta 15 yıldan daha uzun süre verebilen, uzun ömürlü bir bitki türüdür. Bu çok yıllık bitki, pazar değeri ve işçiliği yüksektir. Bir gurme ürün olarak kabul edilmekte olan kuşkonmazın beyaz ve yeşil sürgünleri taze olarak pazara sunulabilmektedir. Kuşkonmaz aynı zamanda hem konserve hem de dondurulmuş olarak da işlenebilmekte olan sanayi ürünüdür. Ülkemizde bulunan yabani formlar ilkbahar mevsiminde sebze olarak değerlendirilen yabani otlarla beraber pazarlarda yerini almaktadır. Muğla, Manisa, Aydın’ın yanı sıra Eskişehir, Mersin, İzmir, Muğla, Erzurum ve Edirne illerinde de ekonomik yetiştiriciliği yapılabilmektedir. 

Kuşkonmaz Hangi İklim Koşullarında Yetişir?

Eski zamanlardan bu yana şifalı bir bitki olarak kullanılmakta olan kuşkonmaz, Avrupa ve Ön Asya ülkelerinde oldukça yaygındır. Ancak son yıllarda ülkemizde de fazlaca üretilmekte ve tüketilmektedir. Bunun sonucunda kuşkonmaz üretimi ve yetiştiriciliği talep gören tarım alanlarından biri haline gelmiştir. Özellikle İzmir’in Menemen bölgesinde plantasyon kurularak kuşkonmaz üretimi fazlasıyla artmıştır. Kuşkonmaz bitkisinin yetiştirilmesi belirli koşullarla belirli bir sürece dönüştürülebilmektedir. Aynı şekilde toprağın bu sürece hazır olması, gübrelenmesi ve kuşkonmazın rutin bakımının yapılması da önemli konular arasındadır. Özellikle Avrupa ve Amerika gibi ülkelerde büyük ilgi gören bu sebze kaliteli bir şekilde yetiştirildiğinde büyük kazançlar getirmektedir. 

Kuşkonmaz yetiştirmek özellikle son zamanlarda devletin de vermiş olduğu destek ile popüler bir tarımsal faaliyet haline gelmiştir. Bu bakımdan kuşkonmaz yetiştirmek için belirli evreleri dikkatli ve özenli bir şekilde uygulamak gerekmektedir. Bu bitkinin en önemli yetiştirilme noktası iklim şartlarıdır. İklim koşulları bakımından seçici bir sebze olmaması geniş alanlarda yetiştirilmesini sağlamaktadır. Fakat her ne kadar yetiştirilme sürecinde özel bir hava durumu gerekmese de hasat döneminde az yağışlı ya da yağışsız bir iklim istemektedir. Kuşkonmaz, iklim isteği açısından geniş yelpazeye sahip bitkilerden biridir. Özellikle sıcaklık açısından toleransı fazlaca geniştir. Kış aylarında soğuk havalardan, yaz aylarında ise yüksek sıcaklıklardan pek etkilenmemektedir. Toprağın alt bölümünde kalan pençelerin taç yaprakları kışın aşırı soğuklarda dahi zarar görmemektedir. Fazlaca dayanıklı bitki olan kuşkonmaz bu bakımdan da fazlaca dikkat çekmektedir. 

Bitkide sürgünlerin iyi bir şekilde gelişebilmesi için gerekli minimum sıcaklık 10 derecedir. En uygun gelişim sıcaklığı ise 18 derece seviyelerinde bulunmaktadır. Hasat dönemine denk gelindiğinde ise sıcaklık 15-18 seviyelerinde olmalıdır. Hasattan sonra ise sıcaklıkların 35-40 derecelere ulaşması herhangi bir problem oluşturmayacaktır. Ayrıca kuşkonmaz fizyolojik yapısından dolayı belirli bir dönemde soğumaya ihtiyaç duymaktadır. 

Kuşkonmaz Bitkisinin Soğuklama İhtiyacı

Bazı bitki türlerinin tomurcuklanabilmesi ve verimi sağlayabilmesi için belirli bir zaman aralığı içerisinde, belirli sıcaklık değerlerinin altına düşmemeleri gereken süreleri bulunmaktadır. Bu durum soğuklama ihtiyacı olarak bilinmektedir. Yetiştiricilikte bitki sağlığı açısından önemli bir diğer konu ise bitkinin hasat zamanında uzun süre boyunca ve şiddetli yağışların yaşanmaması gerektiğidir. Eğer bitki bu şekilde bir durumla karşılaşırsa sürgün gelişmesi yavaşlayarak kalitesi düşecektir. 

Kuşkonmaz Yetiştiriciliğinde Toprağın Önemi

Kuşkonmaz bitkisi yetiştirilmesi esnasında önemli konulardan biri de toprak koşullarıdır. Kuşkonmazlar hafif karaktere sahip topraklarda bile kolaylıkla yetişebilmektedir. Bu topraklara uygulanacak gübreleme işlemi ise bitkinin verimini iki katına çıkarmaktadır. Fakat bunun aksine ağır toprakta yetiştirilmesi hafif topraklara göre daha riskli bir durumdadır. Yetiştirilmesi için her dekar alana 50 metrekarelik soğuk yastık düşmektedir. Kuşkonmazların ekiminin ise ortalama 2-3 cm derinlikte yapılması gerekmektedir. Kuşkonmaz farklı toplar çeşitlerine kolaylıkla uyum sağlamaktadır. Killi topraklardan kumlu topraklara pek çok farklı tipteki topraklarda üretimi gerçekleştirilebilmektedir. Fakat toprağının yüzeyi ve alt toprak yapısı; bitkinin gelişimini, büyümesini ve sürgün uçları veriminin niteliğini belirlediğinden dolayı bitkinin yetiştirileceği toprağın özenle incelenmesi gerekmektedir. Taşsız ve nispeten kumlu topraklarda bitki daha verimli bir hal alacaktır. 

Kaliteye ve yüksek verime sahip yetiştiricilik için ise üretim alanında bulunan toprak; geçirgenliğe sahip, 2 metre derinliğinde ve taban su seviyesi 2 metreden daha fazla olmamalıdır. Arazideki hafif bünyeli, kumlu, kumlu-tınlı ve hafif kirece sahip topraklar kuşkonmaz bitkisi için fazlaca uygundur. Kuşkonmaz bitkisi asitli topraklara karşı toleranslı olmadığından toprak pH değerinin 6,5 seviyesinin altında olması gerekmektedir.  

Kuşkonmaz Yetiştiriciliğinde Toprak Hazırlığı

Yetiştiricilik yapılacak alandaki taşlar mutlaka toplanmalı veya öğütülerek yok edilmelidir. Toprakta su tutan drenaj yapılarak derin sürülerek işlenmelidir. Toprak analiz sonuçlarına bağlı olarak gerekli olan durumlarda organik madde seviyesi yükseltilmelidir. 

Kuşkonmaz Fidesi Dikimi 

Kuşkonmaz fidesi, yetiştirileceği bahçede ya da dikim yapılacağı tarladaki dikim hendeklerinin aralığı 2-3 metre, 15 cm derinliğe ve eni de 40 santimetre olarak belirlenen boydan boya bir hat halinde açılan çukurlara dikilmektedir. 

Kuşkonmaz dikim düzeni, sıra üzerine 20-30 cm aralık olacak şekilde tek ve çift sıralar olarak ayarlanmalıdır. Bir dekar başına ortalama olarak 2.800 adet fide dikilebilmektedir. Fakat dikimin gerçekleştirileceği sıklık ve şekil, yetiştiricilik yapılacak arazının planlanması, arazinin koşullarına, mevcut olan ekipmanlara ve tercih edilecek olan kuşkonmazın çeşidine göre değişiklik gösterebilmektedir. 

Kuşkonmazın tohumundan elde edilen fideler pençe adını almaktadır ve bu fidelerle yetiştirilmektedir. Kuşkonmazın yetiştirilmesinde her dekarın başına toprak 50 metrekarelik soğuk yastıklar düşmektedir. Bu yastıklar 10x10 cm aralığında ve kare biçiminde ekimi yapılmaktadır. Çimlenme sorunlarının oluşmaması için ekim işlemi 2-3 cm derinlikte yapılması gerekir. Kuşkonmazın tohumu 3-4 hafta boyunca çimlenmelidir. Dikim hendekleri bölgedeki hakim rüzgar yönüne bakılarak konumlandırılmalıdır. Hendekler hakim rüzgar yönünde kazıldığında bitki hem yeterince hava alacak hem de aşırı nemden kurtulmuş olacaktır. Açılan hendeklere fidelerin dikimi ilkbahar döneminde, havalar ısınmaya başladığında gerçekleştirilmelidir. Ancak dikimine geç kalınan pençeler köklerden alınarak tüm yaz boyunca ve sonbaharda dahi dikilebileceklerdir. 

Tohumun üzerine ise harç örtülmesi ve bu harcın organik maddeler yönünden zengin olması gerekmektedir. Böylelikle tohumun verimi de nem tutma kapasitesi de uzayacaktır. Tohumlar bu şekilde 3-4 haftalık süreç sonunda çimlenecektir. Düzenli bakımla ve sulama ile birlikte kuşkonmaz üretiminde çok iyi şekilde verim elde edilebilmektedir. İlk yıl içerisinde kuşkonmaz bitkileri 30 santimetreye kadar yükselebilmektedirler. Kuşkonmaz fideleri sonbahar mevsiminde kuruyarak kışa bu şekilde devam etmektedirler. 

Kuşkonmaz Yetiştiriciliğinde Gübreleme

Pek çok bitki yetiştirilmesinde olduğu gibi kuşkonmazların yetiştirilmesinde de sağlıklı ve kaliteli ürünlere sahip olabilmek için yetiştiricilik yapılacak toprağın organik madde içeriği iyi bir şekilde analiz edilmelidir. Yapılan toprak analizleri sonucunda arazi organik madde içeriği olarak yetersiz bulunursa gerekli besinlerin mineralleri üretim programına bağlı olarak uygulanmalıdır.

Detaylı bilgi için bizimle irtibata geçebilirsiniz.